Gösteri dünyasının tanınmış bazı isimlerinin anneleriyle ilgili itiraflarını hatırlarsınız büyük olasılıkla… Bunlar arasında en çok ilgi çekeni de Brooke Shields. 1970’lerde henüz küçücük bir çocukken annesi tarafından model ve oyuncu olmaya yönlendirilen Shields, bugün 57 yaşında iki genç kız annesi bir yetişkin.
Her ne kadar annesiyle ilgili eleştirilere “onun ruhunu incitmeden” yanıt vermeye, onu savunmaya çalışsa da aynı zamanda menajeri olan Teri ile ilişkisinin zorlu olduğunu artık bütün dünya biliyor.
Shields’in bir programda bu konuda dertleştiği ünlülerden biri olan Drew Barrymore da annesiyle ilgili konuşurken sözünü sakınmayanlardan. Annesi Jaid’in, kendisini daha küçücük bir çocukken, sabahın ilk ışıklarına kadar süren Hollywood partilerine götürdüğü onun anlattıkları arasında.
Tıpkı bu iki ünlü gibi bir başka ekran yüzü de artık hayatta olmayan annesiyle sürdürdüğü çalkantılı ilişki konusunda samimi ve duyanların dudaklarını uçuklatan itiraflarda bulundu. Gelin onun neler anlattığına bir bakalım..
ANNESİ ONLARLA AYNI ÜLKEDE BİLE YAŞAMADI
İngiltere’de ekranların ünlü sunucularından biri olarak tanınan Davina McCall, bugün 55 yaşında bir yetişkin. Kendisi de yaşları 16 ile 21 arasında değişen üç çocuk annesi. Fakat kendisini çok genç yaşta dünyaya getiren annesiyle ilişkisini milyonlarca yaşıtının annesiyle ilişkisinden çok farklı bir şekilde hatırlıyor.
Öncelikle şunu söyleyelim. Davina McCall’ın annesi Florence Kock bir Fransa’da yaşıyordu. Yani İngiltere’deki iki çocuğundan çok uzakta. Fakat Davina ve annesinin henüz 16 yaşındayken dünyaya getirdiği ablası İngiltere’de Surrey’de İspanyol büyükannesi ve Fransız büyükbabasıyla birlikte yaşıyordu. Davina zaman zaman da Fransa’da yaşayan annesinin yanına gidiyordu.
Ünlü sunucu, Sunday Times’a verdiği röportajda annesini görmek için küçücük yaşta çıktığı ilk yolculuğun kendisi için ne kadar zorlu olduğunu anlattı.
‘ANNEM BENİ HAVAALANINDAN ALMAYI UNUTTU’
“Hatırladığım ilk yolculuk çok travmatikti” diyerek anlatmaya başladı McCall. Sonra da sözlerini şöyle sürdürdü: “Uçağa ilk kez yalnız bindiğimde üç ya da dört yaşındaydım. Birinden yardım istemekten çok korkuyordum. Uçuş sırasında altımı ıslattım. Annem sık sık beni havaalanından almayı unuurdu. Ben de birileri onu arayıp beni almasını hatırlatana kadar orada beklerdim. “
Davina MCCall’un söylediğine göre annesi “çılgın ve birçok konuda sınırları olmayan” biriydi. Olup bitenleri de şöyle değerlendirdi ünlü sunucu: “Bu bizim normalimizdi.”
McCall’un anlattığına göre kendisi henüz 12 yaşındayken annesi, topuklu ayakkabılar giydirip partilere götürürdü. Üstelik küçük kızına makyaj da yapardı.
Sonra Davina McCall 20’li yaşlarının başında Paris’te yaşamaya başladı: “Paris heyecanlıydı.. Gösterişli ve bazı zamanlarda da korkutucuydu. 20’li yaşlarımın başında oraya taşındım. Rue Saint Martin’de Pompidou Centre’in yakınlarında yaşıyordum. Bir caz kulübünde hem şarkı söylüyor hem de garsonluk yapıyordum” sözleriyle anlattı o dönemi.
İLK EVLİLİĞİNDEN ÜÇ TANE ÇOCUĞU VAR: Davina McCall gençlik yıllarındaki Paris macerasının ardından İngiltere’ye döndü. Bir süre babasının yanında yaşadı. Uzun süredir de Kent’te saç tasarımcısı olan sevgilisi Michael Douglas ile birlikte yaşıyor. İlk evliliğini yaptığı Matthew Robertson’dan 21 yaşında Holly, 19 yaşında Tilly ve 16 yaşında Chester adında üç tane çocuğu bulunuyor.
‘GECE KABUS GÖRDÜĞÜMDE YANIMA GELİP BANA HİÇ SARILMADI’
McCall annesini çok az görüyordu. Sadece okul tatillerinde onun yanına gidiyordu ve her seferinde bu tatil korkunç üzücü bir şekilde sona eriyordu.
McCall 13 yaşına geldiğinde babasının yanına taşındı. Annesiyle olan “kırık” ilişkisini düzeltme çabaları ise hep başarısızlıkla sonuçlandı.
“Annemle ilişkimi düzeltmek için çok çabaladım” diye anlattı McCall o dönemi “Geceleri kabus gördüğümde onu yatağıma çağırıp sarılmasını hiç sağlayamadım. Hep bana ihanet edip beni yaralayan bir şey yapığını hissettim.”
Davina McCall’un inişli çıkışlı bir ilişki yaşadığı annesi 2008 yılında Güney Afrika’da hayata veda etti. Bu şekilde de ünlü sunucunun anlattığına göre sorunlu ilişkilerinin yarattığı kalp kırıklığı sona erdi.
ANNESİNİN CENAZE TÖRENİNE BİLE GİTMEDİ… AMA ONU BAĞIŞLADI
Ünlü sunucu annesinin ölümünden dört yıl sonra verdiği bir röportajda kendisini neredeyse terk etmiş olan annesinin ölümünden sonra derin bir rahatlama duygusu hissettiğini söylemişti. “Annem öldüğünde bir rahatlama hissettim. Artık o yandan bu yana savrulmaktan kurtulmuştum. Sonra düşündüm ve kendi kendime dedim ki ‘Lütfen Tanrım… Öldüğümde kimsenin bu yüzden bir rahatlama hissetmesine izin verme. “
Ünlü sunucu annesinin cenaze törenine katılmadı ama yıllar boyunca kendisini terk etmiş olmasına rağmen onu bağışladı: “Onu hastane yatağında hayal ettim. Avuçlarımın arasındaki ışığın oradan dünyanın her yerine, Güney Afrika’da annemin yattığı hastaneye gittiğini hayal ettim. Sürekli olarak söylediğim şey şuydu: “Seni bağışlıyorum… Seni bağışlıyorum… Seni bağışlıyorum. “